İsmail ERENKAYA
Köşe Yazarı
İsmail ERENKAYA
 

“Kalan sağlar bizim” mantığı

Günler günleri kovalıyor ve bizler yaşanan olayları zamanla hafifletip yaşama sıkı sıkıya tutunup hayatta kalmanın yollarını aramaya başlıyoruz.  Buna da mecburuz. Yaşanan olaylardan hiç ders çıkarmadan... İşte kaybetmeye de burada başlıyor. Son yirmi yıldır ulaşım ve iletişim teknolojilerinde inanılmaz gelişmeler yaşıyor. Bizde de bunu takip edenler yeterince konuya vakıf. Duyarlı insanlar kamuda yer bulamaz, yabancı ülkelere giderken o liyakata sahip diploması dahi olamayan onun kardeşi, şunun okul arkadaşı, partili veya başka nedenlerle doldurulan küçük büyük makamların başımıza açtığı işlerden hiç ders almaz mı insan? Mesela biz Gezi zekalıların yaşananlardan ders çıkarmak gibi düsturları vardır. Yakın dönemde denizlerdeki müsilajın nedenleri hakkında ayrıntılı bir araştırma ve bilgilendirme duydunuz mu siz? Mesela orman yangınları, nedenleri, yangınlarda gecikmeler, gecikmeye sebep olanların istifası, yanan doğamız ve doğada yaşayan canlıların müsebbipleri hakkında bir sorumluların cezaya çarptırıldığını hiç duymadık, okumadık. Neden duyamayız? Sanırım her aklı biraz çalışan anlar. Ben yazıya dökeyim. Çünkü o makama liyakati, donanımı sayesinde alın teri ile gelmiş biri değiller de ondan. Kesin liyakat değil, itaat kazanmıştır da ondan. Son yaşadığımız deprem felaketi: Şapka düştü kel göründü . Adam meclis üyesi, amacı da müteahhitlik bir şekilde. İçeri atmış kendini, kendi inşaatına kendi izin veriyor ve bu inşaatlarda denetiminden sorumlu. Düşünebiliyor musunuz? Bu dünyada az görülen bir olay ama bizde çok doğal yaşanıyor. Mesela belediye meclis üyeliklerinde asla şehir plancısı, mimar, mühendis aranmıyor. Aslında her partinin en baş sıralara böyle nitelikli, konuya vakıf insanları koyması mecburi olmalı. Eğer o potansiyele sahip üyeniz yok ise kurumların odalarından bir gönüllü davet edilmeli.  Ama kabul etmezler çünkü inşaat demek para, güç ve yetki demek. Kimse bu yetkiden vazgeçmek istemiyor ve gelinen nokta un gibi dağılan, üst üste çöken binalarımız ve yaşanan  binlerce can kaybı. Allah’ın verdiği aklı İlim ve bilimle e taçlandırmazsak daha çok ahlar vahlarız.  Her felakette onca birikim çaba saniyeler içinde heba olur. Nedeni aslında kuralsızlık, denetimsizlik, özensizlik ve aç gözlülük. Gene arkasında inancımız gereği bizi var eden Yaratan’ın bizi neden böyle cezalandırdığına dair yobaz kafaların, aptalca safsatalarını dillendirip dururuz.  Kimse kendi yaptığı akılsızlıkları, iş bilmezlikleri kabul etmez, kalan sağlar bizimdir der, aynı ahmaklıkları yapar gideriz. Çünkü artık devlette liyakat son aranan şey olmuş. Gerek devlet, gerek belediye kadroları ihale dağıtım merkezi; başındakiler de ihaleyi yönetenler olmuştur. Tabi istisnalar hariç… Kalın sağlıcakla, sevgili okurlar.
Ekleme Tarihi: 22 Şubat 2023 - Çarşamba

“Kalan sağlar bizim” mantığı

Günler günleri kovalıyor ve bizler yaşanan olayları zamanla hafifletip yaşama sıkı sıkıya tutunup hayatta kalmanın yollarını aramaya başlıyoruz.

 Buna da mecburuz.

Yaşanan olaylardan hiç ders çıkarmadan... İşte kaybetmeye de burada başlıyor.

Son yirmi yıldır ulaşım ve iletişim teknolojilerinde inanılmaz gelişmeler yaşıyor. Bizde de bunu takip edenler yeterince konuya vakıf. Duyarlı insanlar kamuda yer bulamaz, yabancı ülkelere giderken o liyakata sahip diploması dahi olamayan onun kardeşi, şunun okul arkadaşı, partili veya başka nedenlerle doldurulan küçük büyük makamların başımıza açtığı işlerden hiç ders almaz mı insan?

Mesela biz Gezi zekalıların yaşananlardan ders çıkarmak gibi düsturları vardır. Yakın dönemde denizlerdeki müsilajın nedenleri hakkında ayrıntılı bir araştırma ve bilgilendirme duydunuz mu siz?

Mesela orman yangınları, nedenleri, yangınlarda gecikmeler, gecikmeye sebep olanların istifası, yanan doğamız ve doğada yaşayan canlıların müsebbipleri hakkında bir sorumluların cezaya çarptırıldığını hiç duymadık, okumadık.

Neden duyamayız?

Sanırım her aklı biraz çalışan anlar. Ben yazıya dökeyim.

Çünkü o makama liyakati, donanımı sayesinde alın teri ile gelmiş biri değiller de ondan.

Kesin liyakat değil, itaat kazanmıştır da ondan.

Son yaşadığımız deprem felaketi: Şapka düştü kel göründü .

Adam meclis üyesi, amacı da müteahhitlik bir şekilde. İçeri atmış kendini, kendi inşaatına kendi izin veriyor ve bu inşaatlarda denetiminden sorumlu. Düşünebiliyor musunuz?

Bu dünyada az görülen bir olay ama bizde çok doğal yaşanıyor.

Mesela belediye meclis üyeliklerinde asla şehir plancısı, mimar, mühendis aranmıyor.

Aslında her partinin en baş sıralara böyle nitelikli, konuya vakıf insanları koyması mecburi olmalı.

Eğer o potansiyele sahip üyeniz yok ise kurumların odalarından bir gönüllü davet edilmeli.

 Ama kabul etmezler çünkü inşaat demek para, güç ve yetki demek.

Kimse bu yetkiden vazgeçmek istemiyor ve gelinen nokta un gibi dağılan, üst üste çöken binalarımız ve yaşanan  binlerce can kaybı.

Allah’ın verdiği aklı İlim ve bilimle e taçlandırmazsak daha çok ahlar vahlarız.

 Her felakette onca birikim çaba saniyeler içinde heba olur. Nedeni aslında kuralsızlık, denetimsizlik, özensizlik ve aç gözlülük.

Gene arkasında inancımız gereği bizi var eden Yaratan’ın bizi neden böyle cezalandırdığına dair yobaz kafaların, aptalca safsatalarını dillendirip dururuz.

 Kimse kendi yaptığı akılsızlıkları, iş bilmezlikleri kabul etmez, kalan sağlar bizimdir der, aynı ahmaklıkları yapar gideriz.

Çünkü artık devlette liyakat son aranan şey olmuş.

Gerek devlet, gerek belediye kadroları ihale dağıtım merkezi; başındakiler de ihaleyi yönetenler olmuştur. Tabi istisnalar hariç…

Kalın sağlıcakla, sevgili okurlar.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve halkgazetesikocaeli.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.