Bu değirmenin taşı 168 yıldır dönüyor

Akmeşe mevkiinde bulunan tarihi değirmen zamana meydan okuyor. 1860 yılından beri aktif olarak su gücüyle çalışan Taş Oluk Değirmeninde mısır, arpa, çavdar ve yulaf öğütülüyor. Ata mesleğini 4 kuşaktır devam ettiren 69 yaşındaki Fikri Kurhan ise değireme rağbetin azaldığını belirtti. 168 yıldan beri taşı dönen değirmende köylüler tarafından mısır ekmeği, mıhlama, kaçamak ve mamalika gibi yöresel ürünlerin yapımında kullanılmak üzere un üretiliyor. Bölgede yer alan 13 değirmenden ayakta kalan 2 değirmenden birisi olan Taşoluk Değirmeni öte yandan faal olarak çalışan tek yapı olma özelliğini de taşıyor.

“1860 yılından beri bu değirmen hala daha çalışıyor”
56 yıldır değirmende çalıştığını ifade eden Fikri Kurhan, “4 kuşaktır 1860 yılından beri bu değirmen hala daha çalışıyor. Bunu ticari maksatlı değil hizmet vermek için çalıştırmaktayım. Elektrikli değirmenler çıktıktan sonra su değirmenlerine rağbet kalmadı. Yeni yeni bundan sonra belki dönüşüm olacak. Burada üretilen mısır unu organik, elektrikli değirmen de üretilen organik değil un ısınıp erime olayı daha çok. Günümüzde gençlerimiz bunu pek fazla bilmiyor. Değirmenin üst katında eşimle birlikte yaşıyorum. Mısır, buğday öğütüyorum ama buğdayı da kurutup getireceksin, kurutmadan getirirsen kara un olduğu için yenmiyor. Hayvan yemi de öğütüyoruz bunların arasında arpa, yulaf ve çavdar var” dedi.



“13 tane değirmen vardı şuanda ayakta kalan 2 değirmen var”
Eski Mahalle Muhtarı İdris Serin, “Değirmen eski Ermeniler göç ettikten sonra Türkler ‘in kendilerinin yapmış olduğu bir değirmen. Daha önceden yukarıda Taş Oluk değirmeni varmış bu yıkıldıktan sonra bu değirmeni bizim Türkler, muhacirler inşa etmiş ve Taşoluk ismi verilmiş. Buradaki insanların ihtiyaçlarını karşılıyor. Eskiden dere üzerinde 13 tane değirmen vardı şuanda ayakta kalan 2 değirmen var fakat, tek bu değirmen çalışıyor yani meşhur, Fikri Kurhan’ın çalıştırdığı Taş Oluk değirmeni. Atadan oğula geçen gelen geleneği torunları sağlıyor. Diğerleri ise göç ettiği ve değirmencilerin ölmesinden dolayı terk edilmiş harabe veya çökmüş sadece yerleri belli durumda. Fikri abimiz buradakine bir şeyleri yaşatmak adında sahip çıkmış mısır unu, buğday ve yem olarak fal durumda çalıyor” diye konuştu.

“Dışarıda satılanlara hiç benzemiyor”
17 kilometre uzaklıktan mısır öğütmeye gelen köy sakinlerinden Yusuf Devrim “ Orhaniye’den beri geliyorum kendi mısır ve buğdayım olduğu sürece, bittiği zaman taze taze olması için tekrardan geliyoruz. Dışarıda satılanlara hiç benzemiyor Taşoluk Değirmenimiz 10 numara mısır öğütüyor. 10 yıladır Taş Oluk değirmeninde mısırımı buğdayımı öğütüyorum çok lezzetli” şeklinde konuştu.