Allah’ın sopası yok: Ailece rezil oldular! Bu kez kumpas “içeride” kurulmuş!

Vinççi Faruk Bostan’la internet gazetesi kurup kentte iftira atmadık insan bırakmayan Abdullah Kaya bu kez düşmanını “içeriden” seçti. Kardeşi Üzeyir Kaya ile birlikte Faruk Bostan’ın gazetesinde çıkar çatışması yaşadıkları kişiler hakkında karalama kampanyaları düzenleyen, akla hayale gelmeyecek komplo teorileri kurarak masum insanlara iftiralar atan Abdullah Kaya, bu kez yeğenini suçluyor!

“OĞLUM BENİ KEPAZE İKİ DANSA TERCİH ETTİ”
Kocaeli İlme Hizmet Vakfı’nın varisi Abdullah Kaya, ablası Hatice Kaya Bilecen’in gelini ve ailesinin kendilerine kumpas kurduğunu iddia etti. Yeğeni Muhammed Taha Bilecen’in düğününe aile olarak katılmama gerekçelerini sosyal medya hesabından anlatan Abdullah Kaya, yeğeni hakkında “zamanla nasıl şen'i bir plan yürütüldüğünü anlayacak ve etrafındaki arkadaş çevresini de sorgulayacaktır” ifadelerini kullandı.  Hatice Kaya Bilecen ise oğlu hakkında “nasıl çevirmişler etrafını, mezbele, kepaze iki dansa tercih etti beni” yazdı.

“İLLUMİNATİ TARZI KIYAFETLER, MADONNA KLİBİ GİBİ KINA”
Kaya ailesi ile oğulları ve dünürlerinin arası kına gecesinde açıldı. Kız tarafınca düzenlenen kına gecesinde sahneye dansöz çıkarıldığını iddia eden Hatice Kaya Bilecen, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabında bir paylaşım yaparak kendilerinin organize ettikleri düğüne katılmayacaklarını duyurdu. Kına gecesi hakkında “Kına organizasyonu illuminati tarzı kıyafetler, dansöz ve çeşitli mesajlar veren sembolik figürler kullanılarak ve aşırı derecede Madonna klibi tarzı hazırlanarak sunulmuştur” ifadelerini kullanan Hatice Kaya,  “çok büyük meblalarda masraf ettiği” düğüne katılmayacaklarını açıkladı.

“ŞEYTAN AYİNİ”NİN PARASINI OĞLU ÖDEMİŞ!
Kına gecesini “şeytan ayinleri”ne benzeten Hatice Kaya Bilecen “Ben şahsım olarak filmlerde ki şeytan âyinlerini andıran bu gece den çokça rahatsız oldum oğlumu da gelinimi de zaman içerisinde kazanabilmek için ortamı bozmadım ve Kınayı kız tarafı tuttuğu için mesele etmemeyi uygun buldum. Bu durum için karşı taraftan 2 gün boyunca özür, yada hiçbir açıklama gelmediği gibi bu organizasyonun oğluma ödettirildiğini de öğrendim” ifadelerini kullandı. Kaya oğlunun gelin adayıyla evlilik sürecinin emrivaki gerçekleştirildiğini de iddia ederek “son dönem de ailemize karşı artan operasyonlar kumpaslar da göz önüne alındığında sıradan bir evlilikle karşı karşıya olmadığımı oğlum üzerinden operasyona maruz kaldığımı anladım” ifadelerine yer verdi. 

“VAKFIN 20 MİLYONUNA ÇÖKMEK İÇİN KUMPAS KURDULAR”
Abdullah Kaya ise dün akşam yaptığı paylaşımda düğüne katılmama gerekçelerinin, vakfa ait 20 milyon TL’yi korumak olduğunu ileri sürdü. Abdullah Kaya’ya göre bu düğün organizasyonunun amacı Mehmet Ali Paşa Camii’nin kamulaştırılması karşılığında ödenen 20 milyon TL’ye çökmekti. Komplo teorilerine sonunda öz yeğenini ve dünürlerini de karıştıran Abdullah Kaya’nın şu ifadeleri şoke etti: “Şimdi biz yayınladığımızda büyük tepkiler göstereceğiniz bu danslar ve gösterileri şayet düğüne katılsaydık bize karşı yıpratma ve dezenformasyon amaçlı yayınlayacaklar ve ailemize karşı itibarsızlaştırma amaçlı kullanıp kasasındaki 20 küsur milyon liraya çökmek için Kocaeli İlme Hizmet Vakfı'na el koyacaklardı.”

“TERÖRLE MÜCADELE DÜĞÜN SÜRECİNİ İNCELESİN”

Abdullah Kaya’nın akıllara durgunluk veren iddiaları bununla da sınırlı kalmadı. Kaya, dünürleri tarafından yapılan planın Terörle Mücadele tarafından incelenmesi gerektiğini savundu. Kaya bir yoruma karşılık olarak “Öyle bir plan yaptılar ki bunun altından çıkamazdık. Terörle mücadelenin bizim düğün sürecini incelemesi lazım. Korkunç bir olayla karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.

“ABLAM CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A ANLATAMASIN DİYE YAPTILAR”
Kocaeli’de üst düzey bürokratlardan belediye başkanlarına, iş insanlarından gazetecilere kadar iftira atmadığı kişi kalmayan, kendisine defalarca suikast düzenlendiğini iddia eden, iftiralarını “Beni öldürecekler” boyutuna taşıyan Abdullah Kaya, kına gecesi organizasyonundaki görüntülerin de kendisini yeniden cezaevine atmak ve ablasının Cumhurbaşkanı Erdoğan’a uğradıkları haksızlıkları anlatmasını önlemek amacıyla kurgulandığını savundu. Faruk Bostan ile birlikte iş insanlarına şantaj yaptığı suçlamasıyla yargılanan Abdullah Kaya, kısa bir süre tutuklu kalmıştı. 

DÜĞÜNÜN MASRAFINI NASIL KARŞILADILAR?

Geçtiğimiz günlerde yıkımı tamamlanan Mehmet Ali Paşa Camii cemaatinden ve babalarından miras kalan Kocaeli İlme Hizmet Vakfı aracılığıyla hayırsever insanlardan topladıkları paralarla yaşayan Kaya ailesinin “çok büyük maddi fedakarlık ve özveri ortaya koyarak” organize ettikleri düğünün masraflarının nasıl karşılandığı da merak ediliyor. Bugüne kadar tek bir gün bile çalışmamış Abdullah Kaya’nın hayatını din ticaretinden gelen gelirle geçirdiği biliniyor. Kaya ailesine hayır işlerinde kullanılsın diye para veren Müslümanlar, bu düğünün masraflarının nasıl karşılandığını sorguluyor. 

“İNSAN YAŞATTIKLARINI YAŞAMADAN ÖLMEZ”
Öte yandan Abdullah Kaya’nın paylaşımına yazılan bazı yorumlar da silindi. İşte Kaya tarafından silinen o yorumlardan biri: “İnsanlar yaşattıklarını yaşamadan  ölmez biraz kendinizi sorgulayın iftira attınız insanları gözünüzün önüne getirin bence yapmanız gereken herkezden özür dileyip tövbe İstiğfar Edip Allah’tan affınıza isteyerek bundan sonrası hayatınızı  iftira atmakla değil çocuklarınıza zaman ayırarak onlara dinlerini ve imanlarını öğreterek Allah korkusunu içlerine işleyerek hayatınızı bence devam ettirin bu pis işlerden de vazgeçin.”

İşte Hatice Kaya Bilecen’in paylaşımı:
“DUYURUMDUR ; 

Esselamualeyküm Kıymetli dostlarım, arkadaşlarım, Takipçilerim 

Yarın akşam gerçekleşecek olan oğlumun düğünü için davetiye dağıttım,  sosyal medyadan paylaştım. 
Mutluluğumuzu sizlerle paylaşmak adına haberdar ettim. 

Ne var ki ;  düğünün kız tarafına ait kına safhasında  asla tasvip etmeyeceğimiz, uykularımızi kaçıran,  psikolojimizi alt üst eden ve öncesinde haberdar olmadığımız bir organizasyon ile karşı karşıya getirildim.

Şokunu hâlâ üzerimden atabilmiş değilim. 
Kına gecesi kız evinin, düğün Cemiyeti erkek tarafının diyerek anlaştığımız bu kutsal birliktelik süreci anlaştığımızın tam aksi şekilde gelişmiştir.  
Kına organizasyonu illuminati tarzı kıyafetler, dansöz ve çeşitli mesajlar veren sembolik figürler kullanılarak ve aşırı derecede Madonna klibi tarzı hazırlanarak sunulmuştur.  

Gelin tarafının tuttuğu organizasyonun içeriği hakkında bilgi verilmediği gibi dansöz çıkınca da Kına amacını aşmıştır. 

Böyle konuşulmadığı ve karşı taraftan böyle bir Kına beklemediğim halde bu duruma maruz kalmak bizi çok da rahatsız etmiştir.
Ben şahsım olarak filmlerde ki şeytan âyinlerini andıran bu gece den çokça rahatsız oldum oğlumu da gelinimi de zaman içerisinde kazanabilmek için ortamı bozmadım ve Kınayı kız tarafı tuttuğu için mesele etmemeyi uygun buldum.

Ben erkek tarafıyım ve düğün bize ait olduğu için sessiz kalmayı tercih ettim ancak Kına da sonuna kadar durmayacak kadar çok üzüldüm. Ve kınayı izin isteyerek erken terk ettik.

Bu durum için karşı taraftan 2 gün boyunca özür, yada hiçbir açıklama gelmediği gibi bu organizasyonun oğluma ödettirildiğini de öğrendim.

Düğünler saygı ve sevginin yaşatıldığı güvenin karşılıklı geliştirildiği tamamen dinimizin öngördüğü en kutsal ibadettir. Kına gecesinde karşılaştığımız şokun benzerini düğünde de yaşayabiliriz endişesiyle dünürlerimle bu konuyu konuşmak istedim. 

Çok önemli, çok değerli insanları düğünümüze davet ettim. Düğün ne olduğunu bilemeyeceğim bir hal aldı, oğluma düğünü konuşmak istiyorum diyince aldığım cevaplardan düğünün erkek tarafı olarak bizim kontrolümüzde olmayacağını anladım. Zaten oğlumun gelin adayıyla evlilik süreci de benim dışımda ve emrivaki şekilde gerçekleşmişti.

Kız tarafı düğünde de dini inancıma aile yaşantıma uygun olmayacak beni de ailemi de toplum nazarında itibarsızlaştıracak bir etkinlik ortaya koyacak kanaati oluşunca oğlumun düğününe katılmamaya karar verdim. Çünkü yaşananları aileler arası basit veyahut da benzerleri görülen anlaşmazlıklar kapsamında görmedim. 

Bir anne olarak hem oğlumu hem gelinimi memnun etmek için çok büyük meblalarda düğüne masraflar ettim. Sevgi şefkat ve fedakarlıkta bulundum. Buna karşılık bana güven verecek Cemiyette tanınmış öne çıkmış aileme yaraşır bir düğün Cemiyeti ortaya konacak istişareyi yapamadım irtibatı kuramadım. Bu nedenle son dönem de ailemize karşı artan operasyonlar kumpaslar da göz önüne alındığında sıradan bir evlilikle karşı karşıya olmadığımı oğlum üzerinden operasyona maruz kaldığımı anladım. 
Dostlarımı akrabalarımı sevenlerimi bu düğüne katılamayacağım konusunda bilgilendirerek kendilerinin de katılmasını istemediğimi, düğünü oğlumla gelin hanımın ailesinin icraa etmesinin uygun olduğunu, düğünün bizim düğünümüz olmadığını, sahnelenen tüm menfi etkinliklerden de berii olduğumu sizlere saygıyla arz ediyorum, bilginize sunuyorum.”

Düğüne katılmayan Abdullah Kaya’nın duyurusu:

“Ablam ve kardeşleri olarak bizler kına gecesi sahnelenen illüminativari - müstehcen dans gösterilerini ailemizin dini kimliğine karşı bir kumpas ve düğünde de benzer sahneler yaşanma ihtimali gördüğümüz için canımız, ciğerimiz Muhammed Taha Bilecen'in düğününe katılmadık. Şimdi biz yayınladığımızda büyük tepkiler göstereceğiniz bu danslar ve gösterileri şayet düğüne katılsaydık bize karşı yıpratma ve dezenformasyon amaçlı yayınlayacaklar ve ailemize karşı itibarsızlaştırma amaçlı kullanıp kasasındaki 20 küsur milyon liraya çökmek için Kocaeli İlme Hizmet Vakfı'na el koyacaklardı. Ablam oğlundan mürvet görmek için çok büyük maddi fedakarlık ve özveri ortaya koydu ancak bir takım mahfillerin ona ve ailemize kurduğu kumpası görerek annelik duyguları ile İslam toplumunun ve müslüman kimliği ile tanınan ailemizin şerefinin korunması arasında tercihini şerefi korumak olarak yaptı ve oğlunun düğününe gitmedi. Çünkü düğüne gitseydi tüm o Madonna konserivari ve sıradışı gösteri ve dansları oğlunun kınasında ve düğününde yaptırmış olmakla suçlanacak ve dini kimliği ile hedef yapılacaktı. Yeğenim bizim de annesinin de çok sevdiği çok kıymetli bir delikanlıdır ve zamanla nasıl şen'i bir plan yürütüldüğünü anlayacak ve etrafındaki arkadaş çevresini de sorgulayacaktır.”